Okul öncesi eğitim, yaşamın ilk basamağını oluşturduğundan çocukların gelişimleri açısından oldukça önemlidir. Sosyal, girişimci ve özgüvenli bireyler yetiştirebilmenin yolu ilk olarak okul öncesi eğitimden geçmektedir. Yetişkinlik dönemindeki kişiliklerin oluşturulmasında en önemli unsur okul öncesi eğitimden geçmektedir.
Okul öncesi eğitim, 0 ile 72 ay arasındaki çocukların kişisel gelişimlerinin özelliklerine uygun olarak, çocukları psikolojik ve sosyal yönden desteklenerek, ilkokul hazırlıklarının yapıldığı eğitime denilmektedir. Çocukların öğrenebilme yetenekleri üzerinde oldukça olumlu etkilerinin yer aldığı bilinmektedir.
Yapılmış olan araştırmalara ve uygulanmış test sonuçlarına göre okul öncesi eğitimleri almış olan çocukların, birinci sınıftaki başarı seviyelerinin daha yüksek olduğu ve okuma ve yazma becerilerini daha hızlı şekilde kazandıkları gözlemlenmiştir. Aynı zamanda okul öncesi eğitimi alan çocukların 12 yaşına geldiklerinde IQ değerlerinin beş puan daha yüksek olduğu, 15 yaşında ise yetenek sınavlarında % 90 ile % 100 arasında bir başarı sağlamış oldukları, % 65 oranına liseyi, % 45 oranında da üniversiteyi kazanarak bitirdikleri görülmektedir.
Eğitim tüm yaş gruplarındaki çocuklar için büyük öneme sahip olmakla beraber 0 ile 72 ay arasındaki dönemlerde okul öncesi eğitim almış olan çocukların pek çok beceriyi kazanabildiği bilinmektedir. Okul öncesine ait dönem olarak bilinen dönemde verilen eğitimler, çocukların ilkokula geçişlerini daha kolay bir hale getirmektedir. Eğitim süreçlerindeki psiko motor gelişimlerini desteklemekte olan faaliyetler ile çocukların okulda okuma ve yazma öğrenmeleri daha hızlı şekillerde olmaktadır.
Eğitim hayatına atılan ilk adım okul öncesi eğitim ile gerçekleşmektedir. Yaşıtlarından kopuk ve asosyal bir yaşam yerine, okul öncesi eğitime yönlendirilen çocuklar kendi yaşıtlarının bulunduğu ortamlarda arkadaşlarıyla etkileşim içerisinde sosyal bireyler olarak yetişmektedir.
Anne ve babalar genel olarak çocuklarını büyütme süreçlerinde en çok çocukların öz bakımları ile alakalı konularda zorluk yaşamaktadır. Ancak okul öncesi eğitim ile tanışan çocuklar, sağlıklı beslenme bilinci, kendi yemeğini yiyebilme, diş sağlığı, vücudunu ve kendilerini temiz tutma gibi pek çok öz bakım becerilerini daha kolay bir şekilde kazanmaktadır.
Ev yaşantılarında düzenli bir yaşama sahip olmayan çocuklar, okul öncesi eğitim sayesinde düzenli bir yaşam becerisi de kazanmaktadır. Okul öncesi kurumlara belli saatlerde gidip dönen çocuklar, bu zamanlamalar çerçevesinde kendilerine ait bir düzenleme ile yatma ve kalkma saatleri belirleme alışkanlığı kazanmaktadır. Böylece çocuklar düzenli yaşama sahip olmaya başlamaktadır.
Günümüz koşullarında dışarıda yeteri kadar fiziksel aktiviteler ile uğraşamayan çocuklar fiziksel aktivitelerden yoksun yaşam tarzıyla büyümektedir. Fakat okul öncesi eğitimi alan çocuklar spor alışkanlığı kazanarak sağlıklı birer birey olarak büyümekte ve gelişim göstermektedir.
Okul öncesi eğitimi alarak yetişen çocuklar aynı bir hamura benzetilmektedir. Kişilikleri bu dönemde şekillenmeye başlamaktadır. Okul öncesi eğitim ile çocuklar; grup olarak hareket edebilmeyi, karşılaştıkları problemleri etkin olarak nasıl çözebileceklerini, kendilerini ifade edebilmeyi, anne ve babalarının dışında da önemli başka insanların olabileceğini, dayanışmayı, paylaşmayı, akıl yürütebilmeyi, yaratıcı olmayı, özgüvenlerini geliştirmeyi, sabırlı olmayı, kurallara uymayı ve sorumluluk almayı öğrenmektedir.
Okul öncesi eğitim ile çocuklar, yapılmakta olan testler sayesinde yakından takip edilebilmekte ve süreçleri düzenli şekilde izlenmektedir. Ayrıca sanat etkinlikleri ve okul içerisindeki etkinlikler ile gelişim süreçleri de dikkate alınarak çocukların yetenekleri ve ilgi alanları ortaya çıkartılmaktadır. Bu şekilde çocuklara ait geliştirilmesi gereken özellikler kolayca fark edilebilmektedir.
Okul öncesi eğitimin gelişim süreçlerine de bazı etkileri bulunmaktadır. Okul öncesine ait eğitimlerde oyun, eğitimin temel parçalarından birini oluşturmaktadır. Oyun ile çocukların merakları ve ilgi duyguları artırılabilmektedir. Oyun gibi doğal eğitim yolu sayesinde çocukların; psiko sosyal, dil, motor, bilişsel gelişim süreçleri desteklenebilmektedir.
Resim yapma ve boyama çalışmaları, makas kullanma yoluyla kâğıt kesme etkinlikleri, fiziksel spor faaliyetleri ve oyuncaklarla oynadıkları oyunlarla motor gelişimleri desteklenmektedir. Taklit oyunları, öykü, şiir okuma ve anlatma etkinlikleriyle de dil gelişimleri desteklenmektedir.